mutlaka okunması gerekenler

  • Sevdiğim Kitaplar: Kürk Mantolu Madonna,Dublörün Dilemması,Korkma Ben Varım

4 Mart 2012 Pazar

Dünyada her çeşit insan var.Tevazu sahibi olanda,'sıra dağları ben yarattım' modunda olanda.gerçi bu modda olanlar -bence- hep hayatı ıskalamış insanlardır.çünkü sadece kendilerinin yaptıklarını doğru sanırlar.sözünün üstüne söz söyletmeyecek kadar 'bilgiç'dirler.Ne var ki bilgiç olmadıklarını ya hayatlarının belli  bir döneminde yaptıkları büyük bir hatayla öğrenirler (deyim yerinde 'kafalarına dankeder') ya da ömürleri böyle gelip böyle geçer.öyküdeki berberde tamda böyle biri.Küçük çocuğu 'aptal' zannediyor ama gerçek öyle mi? asıl aptal kim?bunun cevabınıda öyküden öğrenelim:






Berber, sokakta oynayan çocuklardan birini çağırdı ve o gelince cebinden biri beş milyonluk, öteki beşyüzbinlik, iki banknot çıkardı, çocuğa uzattı:

Berber saçlarını kestiği iş adamının kulağına eğilerek yavaş bir sesle, çocuğun aptallığını izlemesini söyledi.
Sonra da çocuğa döndü ve “bu iki paradan hangisini istiyorsan alabilirsin, Ali” dedi
Çocuk,her iki banknota da dalgın dalgın baktıktan sonra beşyüzlük banknotu bir çırpıda kaptı ve hızla dükkandan fırladı,arkadaşlarının yanına koştu.

Berber,müşterisi iş adamına döndü:
“Daha öncede söylemiştim ya bu çocuğun ne kadar aptal olduğunu” dedi.”işte şimdide gözlerinizle gördünüz onun aptallığını”

saçının kesilmesi bittikten sonra iş adamı berberin dükkanından çıktı ve biraz ileride arkadaşlarıyla oynamakta olan Ali’nin yanına gitti.ve ona neden beşmilyonluk banknotu değil de, beşyüzbinlik banknotu aldığını sordu.
Çocuk, hiç de aptalca olmayan bir ifadesiyle iş adamının yüzüne baktı hafifçe gülümsedi:

“Bu oyunu çok seviyorum” dedi. “Beş milyonluğu alırsam oyun biter.”                           
  •                                                            
Hani kıssadan hisse çıkarmak vardır ya!Okuduğumuzdan,gördüğümüzden,duyduğumuzdan ibret almak.
ibret alıp o duruma düşmemek.Allah'ın bile insanlar hakkındaki hükmünü ömürleri sona erdikten sonra verdiğine inanırken,,hangi cesaretle insanları birkaç kez görmek,iki-üç yazı okumak,birkaç dedikodu dinlemekle yargılama hakkına sahip olabiliyoruz?

Bunu kendimize sormak gerekmez mi?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder